9 Ağustos 2016 Salı




                   Kaisi Yeh Yaariaan




Bir BOF uyarlaması daha arkadaşlar :) Bu sefer Hindistan' dan geliyooor :)) Birebir aynısı degil tabiki ama oldukça güzel ve kaliteli uyarlama olmuş. Ozellikle dizi boyunca çalınan şarkılar diziyi daha da izlenebilir hale getiriyor.

Her bolum 20'şer dakikadan oluşuyor. Sıkmiyor dizi ama ben atlaya atlaya izledim nedense :) Bir de ne kadar ararsam arayayim Türkçe altyazılısini bulamadim. İngilizce alt yazılı bir şekilde izledim. Şimdi kizacaksınız belki Türkçe altyazısi olmayan bir diziyi niye yazıyorsun diye. Hemen cevap vereyim o halde :) Zaten BOF uyarlamasi bir dizi olduğu icin konuyu az çok biliyoruz. Bir de romantik sahnelerde zaten müzik olduğunda repliklerin pek bir önemi kalmıyor. :)

Konusu hakkında bilgi vermeye gerek yok herhalde arkadaşlar. Çünkü BOF'u izlemeyen yoktur diye dusunuyorum. Eğer hala izlemediyseniz bundan önce mutlaka onu izleyin derim. 

Uzun lafın kısası bir açın bakın bence. Oldukça güzel sahnelere sahip bir dizi. Bir şey kaybetmezsiniz hatta cok hosunuza gideceğine eminim. Altyazıyi da sıkıntı etmeyin. Zamanla anlaşılıyor izleyerek zaten. Şimdiden iyi seyirler :)





                                                Gülümse Yeter 



Merhaba arkadaslar :)
Artık yazları tv de izlenecek bir sürü yaz dizisi olduğunu bilmeyenimiz yok sanırım. Onlardan birisi de Show TV de yayınlanan Gülümse Yeter dizisi. Şans eseri denk gelip ikinci bölumunu izledim ve çok sevdim.

 Fakirlesen zengin ailenin komik hallerini izlerken oldukca guluyorum. Ozellikle Lütfü karakterinin ses tonu,davranislari,mimikleri,olaylara tepkisi harika :)) Yazın tv de eğlenceli bir şeyler izlemek isterseniz izleyin derim. Dizi oldukça akici ve sizi hiç sıkmiyor. 

Bir de diziyi izlemek için Pamir Pekin faktörü var tabiki <3  Son oynadığı İlişki Durumu Karışık dizisini izleyip onun o cool tavirlarina hayran kalmayaniniz yoktur herhalde. Bu dizide de aynı havası devam ediyor. Sanki aynı karakter başka diziye transfer olmuş gibi. Normalde bu durum beni çok rahatsız eder. Yani bir oyuncunun her dizide aynı rolde olmasi durumu. Ama Pamir Pekin de hiç rahatsız etmedi aksine hoşuma gitti diyebilirim.

Evet arkadaslar çok fazla uzatmadan izlemek isteyenler için dizinin konusu hakkında bilgi vereyim. Ama gülmek isteyen arkadaşlara tavsiye ediyorum kesinlikle :)


Konusu
Lütfü bey zengin bir iş adamıdır ama iflas etmiştir. Bu durumdan kurtulmak için kızı Yasemin'i zengin bir iş adamının oğluyla evlendirir. Fakat düğün günü Lütfü beyin iflas ettiği ortaya çıkar ve balayına gitmek için yolda olan çiftçimizi çocuğun babası arayarak geri dönmelerini söyler. Yasemin donmek istemez ve çocukta onu orada bırakıp gider. Lütfü beyin diğer kızı Gül ise stajyer doktordur. Ailesine pek benzememektedir. Yavaş yavaş malvarliklarini kaybeden ailemiz Hasan bey ve ailesinin evine taşınmaya karar verir. 




8 Ağustos 2016 Pazartesi

                     
Our Times Konusu ve Yorumu
     


Oyuncular
Vivian Sung
Darren Wang
Joe Chen
Jerry Yan

Yapım yılı:2015
Ülke:  Tayvan
Tür:Romantik


Konusu:
Öncelikle film günümüzde başlıyor ve daha sonra geçmişte devam edip tekrar günümüzde sonlaniyor. İşinde ve ilişkisinde başarılı olamayan Lin Chen işinden istifa edip sevgilisinden ayrılır. Lise döneminde çok sevdiği şarkıcı Andy Lau'nun konserine gitmeye karar verir ve geçmişten sürpriz birisiyle karşılaşır. Film sonrasında geçmişte devam eder ve günümüzdeki haline ulaşır.

Yorumum :
Öncelikle Our Times benim izlediğim ilk Tayvan filmi. İzlemeye de YouTube da gördüğüm bir video sayesinde başladım. Oldukça da beğendim. Komik sahnelerinde güldüm. Romantik sahneler yokmuş gibi dursa da daha sonrasında izlediğimiz sahnelerin romantik olduğunu anlıyorsunuz. Böyle söylediğimde biraz tuhaf oluyor ama izlediğinizde ne demek istediğimi anlayacaksınız. Hiç sıkılmadan izledim hatta çabucak geçti diyebilirim. Bir de bir sonraki sahnede ya da sonunda ne olacağını tahmin edemediğim filmleri çok seviyorum. Bu film de tam anlamıyla öyleydi.


Çok uzatmadan film icerisinden bir kaç sahneyle yazımı tamamlamak istiyorum. Eğer filmi izlemediyseniz yazının bundan sonrasını okumanızı tavsiye etmem :)



Bence film Lin Chen'in eline geçen mektupla başlıyor aslında. Onun öncesi bir giriş niteliğinde olmuş. Esas oğlanin Lin Chen'le uğraştığı sahneler de kıza biraz üzülmüştüm. Zira kıza ödevlerini felan yaptiriyordu kullanıyordu kızı adeta.




Başta kızımız gayet klişe bir şekilde okuldaki en havalı çocuktan hoşlanıyordu.



Ancak daha sonrasında esas oğlanla aralarında yakınlaşmalar başladı. :))

Önceleri bakımsız ve çirkin olan kızımız daha sonrasında guzellesiyordu. Fakat o geçiş evresi neredeyse ışık hızı olmuş yahu. Kız bildiğin akşamdan sabaha guzellesti nasıl oldu hiç anlayamadım :) Çocuğun kızı görüp etkilendiği sahne gayet hoştu :)



Bu sahnede çok duygusaldı. Başta çocuk niye böyle bir şey yaptı anlayamadım ama sonrasinda oldukça uzuldugum bir sahne oldu. Gerçi yağmurda ıslanıp reddedilme sahnesi klasik olsa da yine etkilendim ne yapayım :)



Vee neredeyse son sahne. Sonu anlamlıydı ama eksikti bence. Bir kaç soru işareti bıraktı aklımda. Mesela kızla buluşmak için neden o kadar sene beklemişti ki? Ya kız bu süre içerisinde başkasıyla evlenip gitseydi ne olacakti ha sorarım size?? :)) Haha :)) Yani bir de kizin bilet için orada bulunup adamla tanışması sonrasında da çocukla karşılaşması biraz zorlama olmuş diyebilirim. Havada bi son sayılır :) Aslında Kore dizi ve filmlerinden alışigiz. Çok da sasirmadim böyle bir sona. 


Yine de bazı eksikliklerine rağmen izlenilebilir bir film. Zaman kaybı değil klişeler elbet var. Ama oldukça akici. İzleyip sizler de yorum yaparsanız sevirim. Şimdiden iyi seyirler :))


10 Temmuz 2016 Pazar

Seviyor Sevmiyor

Not:resim alıntıdır

                  Merhaba arkadaşlar. İlk yaz dizisi tanıtımıyla karşinizdayim. Lafı fazla uzatmadan hemen başlamak istiyorum. Teşekkürler :)
Öncelikle seviyor sevmiyor dizisinin bir Güney Kore uyarlaması olduğunu söyleyerek başlamak istiyorum. Son zamanlarda oldukça fazla Güney Kore uyarlama dizimiz var bu da She Was Pretty dizisinin uyarlaması.
She was Pretty dizisinin reyting rekorları kıran bir dizi olduğunu biliyoruz. Çok sevilmiş ve çok fazla izleyiciye sahip olmuş bir dizi. Umarım seviyor sevmiyor dizisinde uzun soluklu ve başarılı bir dizi olur.
Şimdi gelelim dizimizin oyuncularına. Öncelikle kast seçimi çok başarılı olmuş diyebilirim. Zeynep Camcı ve Gökhan Alkan'ı gayet yakıştırdım olmuşlar :))) Deniz karakterini çok başarılı buldum. Mimikleri harika ve oldukça da komik. İnandırıcı bir karakter olmuş yani kızın sakarlıkları ve sapsiklikleri iğreti durmuyor. Diğer yandan Yiğit karakteri içinde aynısını söylemek mümkün. Havalı ve cool tavırları ona çok yakışıyor. Kıza kötü davranmasi ve soğuk tavırlarını bile sevdim. İkisinde başarılar. 
Gelelim ikinci kız ve ikinci erkek rollerimize :) Normalde bu rollerin kötü karakterli ve alavere dalavere çeviren tipler olması gerekir :D Ama Kore dizisinden de uyarlama olmasının bir ozelligi olarak bu karakterlerin ikiside oldukça şekerler :) İrem karakteri çok tatlı bir kız olmus. İlerleyen bölümlerde oda Yigit'e aşık olacak gibi duruyor ve bence hepimiz onun için çok uzulecegiz :( Tuna'yi da çok sevdim oldukça farklı ve eğlenceli bir karakter olmuş. Bu iki arkadasimiza da başarılar diliyorum.
Dizi gayet iyi başladı. İzlenme listesinde de birinci oluyor. Valla bu tempoyla devam ederlerse çok daha basarili olacağına inanıyorum.Dizinin konusu hakkında da kısaca bilgi verelim.

KONUSU
Yiğit ve Deniz birbirlerinin çocukluk aşkıdır. Deniz çok güzel ve başarılı bir kızdır. Yiğit ise şişman özgüvensiz biridir. Deniz her zaman Yigit'in yanında olup onu korumuştur. Yiğit'in ailesinin yurtdışına taşınmasından dolayı birbirleriyle iletişimleri kesilir ve aradan on beş yıl geçer. Artık ikisi de bambaşka insanlar olmuşlardır ve herşey tersine dönmüştür. Yiğit on beş yıl sonra geri döner ve Deniz ile buluşmak ister. İkiside buluşmak için sözleşirler fakat Yiğit Deniz'i tanımaz ve güzel bir kızın yanına gider. Deniz bu duruma çok üzülür ve oradan uzaklaşır. Artık güzel ve başarılı bir kız değildir ve Yiğit'in karşına böyle çıkmak istemez. Bunun yerine en yakın arkadaşı olan İrem'i kendisinin yerine gecirip Yiğit ile buluşmaya gönderir. Bir kerelik bir buluşma olacaktir bu ve bir daha karsilasmayacaklardir. Fakat isler ikisininde planladığı gibi gitmez ve hikaye böyle başlar :))  




Bir de seviyor sevmiyor'un Kore versiyonunu merak edenler için bir foto paylaşmak istedim. İyi seyirler :)
Not:resim alintidir


19 Mart 2016 Cumartesi

Rangrasiya "Sensiz Olmaz" Başlıyor!



Kanal 7 ekranlarında bir hint dizisi daha. Bir Garip Aşk'tan sonra şimdi de Sensiz olmaz başlayacak. Anlasılan hint dizilerini sevdik. Ama sevilmeyecek diziler degıller. 



Bildiginiz üzere Bir Garip Aşk mart ayı itibariyle biticek. Onun yerine de Rangrasiya adli hint dizisini Sensiz Olmaz ismiyle yayinlayacaklarmış. Yine hafta ici günlük olarak yayinlanan bir dizi olacakmış efendim. Dizinin nisan ayı içerisinde başlaması planlanıyormuş.






Başrollerde Sanaya İrani ve Ashish Sharma var. Sanaya'yı zaten biliyoruz. Bir Garip Aşk da ki Khushi oluyor kendisi. Ashish yeni bir yüz olacak izleyenler için. Basta biraz kaba ve sert bir karakter gibi gelecektir. Ama izledikçe çok begeneceksiniz. Ben izledim ve tavsiye ediyorum izleyin. 






Kısaca dizi hakkinda bilgi vercek olursam ;Sanaya, Parvati isimli bir köylü kızını Ashish ise Rudra adinda bir sınır güvenlik komutanini canlandiriyor dizide. İkilinin yollari tuhaf bir şekilde kesişmesiyle hikaye başlıyor. Fazla birsey soyleyip heyecanini kacirmayalim. Gerisini izleyip görün derim :))







Valla hint dizilerini izlemeyi seviyorum. Evet uzunlar 400 500 bolum ama izlettiriyorlar. Bu kadar begenilip izlendigine gore zaten kotu de olamazlar. Sadece bizim ulkemizde degil baska ulkelerde de izlenme rekorlari kiriyorlar. Vaktiniz varsa izleyin derim pisman olmazsiniz. Merak ediyorum Kanal 7 bu diziden sonra baska bir dizi daha yayinlar mi acaba diye. Takipte olucam sizlere de edindigim bilgileri ulastirmaya calisirim.
Hosçakalın🤗😘







Not:Resim alıntıdır

13 Mart 2016 Pazar

Ek Villain Film Tanıtımı ve Yorumu



Not: Resim alıntıdır

Yapım yılı: 2014
Filmin türü: Romantik dram aksiyon
Filmin süresi: 2sa 10dk
Ülke: Hindistan
Oyuncular:
Sidharth Malhotra
Shraddha Kapoor
Riteish Deshmukh







Aisha bir gün aniden sır dolu bir şekilde öldürülür. Sevgilisi Guru da bunun arkasında kim olduğunu bulmaya çalışır. İntikam duygusuyla birlikte doğruyuda bulmaya çalışacaktır.Geçmişte yapmış olduğu hatalar da bir kez daha karşısına çıkacaktır. 








Yazar yorumu

Etkileyici bir filmdi. Konusu olarak genel çerçevede Ghajini ye benzese de detaya inildiğinde farklı bir film. Olaylar güzel yerleştirilmiş. İyi aksiyon sahneleri var. Ve tabii Sidharth Malhotra müthiş oynamış. Sadece onun için bile izlenir. Asla zaman kaybı değil aksine çok güzel repliklerin olduğu bir film. İzleyenler az sonra paylasacaklarimi gördüklerinde hatirlayacaklardir. Bundan sonrasini izlemeyen arkadaşlara onermiyorum. Fazla spoiler içeriyor çünkü. 





Guru tam olarak hatırlayamiyorum (filmi izleyeli baya olduğundan) bir sebepten polisler tarafından karakola götürülür. Aisha'nin dikkatini çeker ve akıl hastanesinden birini kaçırmak için Guru'dan yardım ister. Guru başta kabul etmez ama kızın çabaları sonucu kabul etmek zorunda kalır. Ve birlikte işe koyulurlar. Kızın olayı çok abartması komik olmuş. Kapıyı açmayı denemeden ustunde geçmeye çalıştığı sahne komikti :))









Birlikte yasli bir amcayi akıl hastanesinden kaçırırlar. Valla bende başta Guru gibi genç bir çocuğu kaciracaklar sanmıştım. Çünkü kız ailesi onu deli diye buraya bırakıp Amerika'ya gittiler deyince ne bileyim aklıma yasli bir amca gelmemişti. Neyse efendim amcayi kaçırıp ustunde bir de güzel baş göz ettiler. Düğün yapıldı bir çok yasli çifte. Guru da Aisha'ya yardım etti.









Düğün sırasında Aisha defterini duşurdu ve tabi Guru buldu. Sanırım okuma yazma bilmediğinden arkadaşına okuttu. Yoksa kızın defterini niye okutsun kendi okur değil mi? Sonra kızın gerçekleştirmek istedigi bir çok hayali olduğunu öğrendi. Bunlardan birisinin içinde kendisinin de olduğunu farkedince sinirlendi ve kızın onunla oynadığını dusundu.Daha sonra defterle birlikte Aisha'nin yanına gitmisti.










Başta kıza bağırıp çağırdi. Ama sonra kız ona hasta ve ölmek üzere oldugundan bahsetti. Bu duruma çok şaşırdi ve üzüldu.Aisha'ya dileklerini gerçekleştirmesi için yardım etmek istedi ve hiç beklenmedik bir anda kızın evine gitti.









Aisha Guru'yu görünce çok şaşır ve mutlu olur. Birlikte dileklerini gerçekleştirmeye başlarlar. Kelebeklere dokunmaya giderler ve Guru Aisha için kar yağdirir. Aisha'nin defterinde yazanları tek tek yapmaya devam ederler.












Ve tabi birbirlerine aşık olmaya başlarlar. Aisha öldüğünde Guru'nun çok uzulecegini dusunur ve gitmeye karar verir. Ancak Guru'yu bırakamaz. Guru da Aisha'nin iyileşmesi için devamlı hastaneye gider ve doktorlarla gorusur. Aisha'nin doktoru tedavi için Mumbai'ye gitmeleri gerektiğini söyler.Guru ve Aisha tedavi için Mumbai'ye giderler ve Aisha tedaviye olumlu cevap vererek iyileşmeye başlar.














Aisha ve Guru evlenirler. Guru artık kötü işler yapmaz ve kendine yeni  bir iş bulur. Ve film mutlu sona gidiyor derken herşey bir anda alt ust olur. Aisha bir seri katil tarafından öldülürülür. Guru artık herşeye olan inancını ve hayattaki herşeyini kaybettiğini dusunur. Aisha'nin katilini bulmaya çalisir. Bulur da. 












Aisha'nin katili Rakesh'tir. Rakesh karisini çok sevmektedir ancak ona istediği gibi bir hayat veremediğinden karısı ona hep kötü davranır ve aşağılar. Bu aşağılamalarına iş yerindeki ve etrafındaki kadınlar tarafından devam edildikçe Rakesh bir seri katile dönuşur. Karısıyla tartıştıginda onu çok sevdiğinden ona zarar vermez ve dışarıda ona herhangi bir sebepten bağıran aşılayan kadınlara zarar vererek onları öldürür. Kendisi de niye böyle birşey yaptığını açıklıyor zaten.









Film flashbackler ile bir ileri bir geri giden bir film.Guru Rakesh'i bulduğunda onu öldürmek ister ama ölümun onun için kolay bir yol olacağını dusunur. Rakesh ile kavga ederken yıllar önce yapmış olduğu bir hata aklına gelir. Kötü işler yaparken öldürdüğü birinin annesinin söylediği şeyleri hatirlar. Oldukça etkileyici bir sahneydi.





Daha sonra Guru Aisha'nin hamile olduğunu öğrenmişti. Valla bende onun kadar sasirmistim. Bir de Aisha'nin Rakesh'e onu hamile olduğu için öldürmemesini istediği sahne vardı. Cok üzücüydü. Bebeği Guru için doğurmak istediğini söylemişti de yine de açımayıp kızı oldurmuştu. He bide sonra Guru ile kavga ederken Aisha'nin taklidini yapmisti. "Hamileyim oldurme beni" diye. Cidden bir ara nefret ettim adamdan.








Artık Rakesh yavaş yavaş sona yaklaşır. Guru artık onu öldürmeye karar verir. Aishayla birlikte bebeğini de öldürdüğünü öğrenince içindeki intikam duygusunu durduramaz. Yine kavga ettikleri sırada Guru'nun telefonu çalar ve eskiden kötü işler yaptığı adam Rakesh'in karısını ve çocuğunu yakalamıştır. Karısını kendi öldürür çocuğu öldürmek için Guru'yu çağırır. Telefonda karısının olduğunu duyan Rakesh öfkelenir ve tartışma iyice alevlenir. Rakesh ölur. Guru da eski patronunun söylediği yere gider ve küçük çocukta kendisini görür. Yıllar once anne ve babası öldurulduğunde oda bu küçük çocuk gibi masanın altına saklanmıştır. Aisha'nin da ona söylediği şeyler aklına gelir ve çocuğu öldürmek yerine kurtarır. Filmin en etkileyici sahnelerinden biriydi.








Vee son







27 Şubat 2016 Cumartesi

Hasee Toh Phasee Film Tanıtımı ve Yorumu




Yapım yılı: 2014
Filmin türü:Romantik komedi
Filmin süresi: 2sa 21dk
Ülke:Hindistan
Oyuncular
Sidharth Malhotra
Parineeti Chopra
Adah Sharma 


Nikhil ve Karishma evlenmek üzere olan bir çifttir. Ancak Nikhil'in işi için paraya ihtiyacı vardır ve Karishma'nin babasından ister. Bu durumdan rahatsız olan Karishma ve Nikhil nişan günü tartışırlar. Nikhil de Karishma'ya dugune kadar parayı kendi cabasiyla bulacagina dair söz verir. O sırada Meeta Hindistan'a donmuştur ve yıllar önce ablasının düğününden kaçarken ona yardım eden Nikhil ile tekrar karşılaşırlar.





Yazar yorumu:

Öncelikle filmde çalan şarkılar çok güzel. Kaisi yeh yarian dizisinde çalıyorlardı. Megerse bu filmin müzikleriymis. Aslında müzikleri için izlediğim bir film diyebilirim ve tabi sonrada Sidharth için. Beğendim fena film değil. Oyle ahım şahım abartılı bir konusu da yok aslında. Ancak güzel sahneler vardı ve müziklerde güzel olunca izlettirdi. Sıkılmadan izledim diyebilirim. Zaten Sidharth için bile izlenir.Filmde güzel bulduğum bir kaç sahneyi de fotoğraflı olarak aşağıda paylastim. 







Filmi izlemediyseniz burdan sonrasini okumanizi önermem. Spoiler içerir çünkü 








Bu sahne Meeta ve Nikhil'in yıllar önceki karşılaşmasından.Meeta ablasının düğününden kaçıyordu bu sahnede Nikhil de ona yardım etmisti bilmeden.Sonrasında kızımız gittiği yere onuda çağırmıştı fakat Nikhil gitmemisti.













Nikhil Karishma'yla barışmak için sürpriz hazırlamıştı. Deneme yaparken yanlışlıkla yaninda Meeta vardi.Güzel bir suprizdi aslında.Kalpli koltukla havalanmislardi sonra kendi yagmurlarini yagdirip gül yaprakları dokulmuştu baslarindan. En son da bir de arkada havai fişek patlamıştı olmazsa olmazlardan. Sürpriz Meeta'ya kısmet olmuştu ama. Kime niye kime kısmet durumu bir nevi :)))












Bir de çocuğun kıza uzaktan babasını göstermeye çalışması çok iyiydi. İki kere eve girip adami yatağından kaldırmıştı. Saçma sapan bir şeyler söyleyip adamı evirip çevirmişti. Kız uzaktan gorebilsin diye. Komikti ama aynı zamanda anlamlıydı da.






  






Nikhil zengin bir iş adamından para istemeden önce kendi kendine prova yapıyordu ve kızın söylediği bu sözden etkilenip adamdan para istemek yerine ona fikirlerini söylemişti. 













Vee son sahne efendim. Mutlu sonnn :) He birde altta yazan replik Nikhil ve arkadaşlarının dusuncesiydi. Filmin baslarinda da geçiyordu. Son sahnede de iyi durmuş ama kızlar gülümseyince tuzağa dusmus sayıyorlar. Ona gore kime gulumseyeceginize dikkat edinn :)) Hoşçakalın













Not: Resimler alintidir







23 Şubat 2016 Salı

Aşk Nerede Film Tanıtımı




Yapım yılı: 2015
Ülke: Türkiye
Film süresi: 109dk
Filmin türü: Romantik komedi
Oyuncular:
Ayça Erturan
Faik Ergin
Oya Aydoğan
Selahattin Taşdöğen



30 yaşına gelmiş ve hala evlenmemiş gazeteci Biricik ile taksi şöforu Ahmet'in aşkını anlatan bir film. Konusu klasik aslında. Kizimizin çocukken rakip gördugu arkadaşı yakın bir zamanda evlenecektir. O da arkadasinin düğününe yalnız gitmek istemez. Düğün gününe kadar birisini bulmak zorundadır. Bulduğu kişi hem gerçek aşkı hemde kocası olabilecek midir?






Yazar yorumu:

Eglenceli, sıcak yer yer güldüren bir film olmuş. Yalnız konu klasik. Gerçek aşkı bulamadığından evde kalmış bir kızın gerçek aşk arayışını anlatıyor. İzlenebilir bir film. Oyunculuklar gayet güzel yapaylik yok filmde.  Çünkü bazı romantik komedilerde bir yapaylik yabancı filmlere ozentilik oluyor ve buram buram insanı rahatsız ediyor. Ama bu film gayet sıcak olmuş. Basrollerin uyumunu da beğendim. Mutlaka izleyin diyemem ama romantik komedi izlemek istiyorum diyorsanız izleyin.










Not:Resimler alintidir





22 Şubat 2016 Pazartesi

Aamir Khan ve Onun Muhteşem Filmleri



             Aamir Khaaaaaan :)Ona Hint filmlerini sevdiren ve izlettiren adamda diyebiliriz. Bir insanın yaptığı tum filmler güzel olur mu arkadaşım. Valla hepsi birbirinden güzel. Ben biraz Hint film sektörünü geç keşfettiğim için kendime oldukça kiziyorum. Nasıl oldu da bunca zaman izlemedim deyip kendi kendimi ayipladim siz merak etmeyin :)) Bundan sonra birisi bana Aamir Khan filmi dediği anda durur ve hiç dusunmez gözü kapalı izlerim. ( Gerçi gözü kapalı nasıl izleyeceksem artık :)) İçinizden ne abarttin be diyenleriniz olabilir ama birakin da biraz abartalim öyle değil mi?


             Siz hangi filmini en çok seviyorsunuz bilmiyorum ama benim favorim FANA. Dram filmi olur kendisi. Valla izlerken senaryosuna hayran kaldığım beni ters köşe yapan ve salya sümük ağlatan bir film olmuştu. Ayrıca filmin başlarında Aamir'in ( samimiyet ten öyle diyorum siz bakmayın bana aramiz iyidir ;)) çapkın halleri çok hoşuma gitmisti. Zaten çok tatlı bir yuzu var bu adam için bin bir suratta diyebiliriz. Her filminde burundugu karakterlerle bütün olmayı başarıyor bence.


            Yanı en son bu yılbaşı ülkemize ziyarete gelecekti ama kısmet olmadı. Bu haberi duyunca çok heycanlanmistim. Bilmiyorum belki de yalan haberdi. Oynamayın bizim duygularımizla abiciiimm yaa :) Herneyse efendim sonuc olarak kimse gelmedi ülkemize azıcık armut toplamış olduk.


           Ay aslında bu yazimda Aamir Khan filmlerini listeleyecektim ama birkaç birşey yazmadan edemedim. Aamir sonuçta kuru kuruya film listesi yapmak olmaz öyle. Hem google yazsanizda erişebilirsiniz onlara amaç burada yorum katmak izlemenizi sağlamak efendim. Beni bıraksalar sayfalar dolusu sey yazabilirim göründüğü üzere. Abartmayi da sevdiğim doğrudur fakat amma lakinn ciddi anlamda tavsiye ediyorum izleyin ve benim gibi daha fazla geç keşfettiğiniz için pişman olmayin. Buyrun film listemiz;





1) 3 İDİOTS
2)  FANA
3) Ghajini
4) Peekay
5) Lagaan
6) Dhoom3
7)Rang de basanti
8) Taare zameen par




         Bir suru film daha var fakat ben son yillarda çekilmiş olan filmlerden başladım. Hepsini izledim ve tavsiye ediyorum. Daha sonra hepsi hakkında tek tek detay da vereceğim. Simdilik bu kadar Hoşçakalın :)))


Yeşil Yol Filmi Tanitimi




Yapım yılı:1999
Ülke: ABD
Filmin suresi: 188dk
Oyuncular:
Tom Hanks
David Morse
Michael Clarke Duncan
Barry Pepper
Bonie Hunt



John Coffey oldukça iri yarı bir adamdır ve iki küçük kızı öldürmekten dolayı idama mahkum edilmiştir. Çok ürkütücü bir goruntusu olmasına rağmen tam tersi çok narin ve iyi kalpli bir insandır. Ayrıca bazı doğaüstü güçlere sahiptir. Elinde olan guc sayesinde insanlarin hastaliklarini iyilestirebilmektedir. Hapishane görevlisi Paul'un hastaligini güçleri sayesinde iyileştiren John ile Paul arasında bir bağ kurulur. Paul onun iyi bir insan olduğunu anlamıştır ve yaşaması gerektiğini dusunur. Onu yaşatma konusunda başarılı olabilecek midir?


Yazar yorumu:

Bu filmi izlemeyen yoktur herhalde eğer varsa daha fazla zaman kaybetmeden hemen izlemeli. Stephen King'in aynı adlı eserinin sinemaya aktarılmış halidir. Film hakkında söylenecek çok fazla söz yok. Övgüyü hakeden herkesin izlemesi gerektiği çok anlamlı bir film. Çok güzel repliklere sahip eminim bircok yerde gormussunuzdur. Film 3 saat yalnız uzun bir film baştan söyleyeyim ona gore hazırlıklı olun. Gerçi muhteşem bir film olduğundan ayirdiginiz zamana emin olun degecektir. Yorumumu da John Coffey'in bir repligiyle bitirmek istiyorum. "Bu dünyada öyle şeyler oluyor ki Tanri'nin neden hala bunlara izin verdigini bir turlu anlayamıyorum."
İyi seyirler :)








Not:Resimler alıntıdır.









LEON Filmi Tanıtımı ve Konusu





Yapım yılı:1994
Ülke: Fransa
Oyuncular:
Jean Reno
Natalie Portman
Gary Oldman
Dany Aileo


Bir mafya tetikçisi olan Leon, Mathilda'nin hayatını kurtarır ve bütün ailesi öldürülen 12 yaşındaki küçük kızı himayesi altına alır. Aralarında bir sevgi bağı oluşur. Mathilda bunu aşk olarak nitelese de aslında hayatlarında sevgi gormemiş iki insanın birbirlerine karşı duydukları sevgiden ibarettir. Artık iyi bir ikili olmuşlardır.



Yazar yorumu: 

Öncelikle filmin en iyi 50 film listesinde olduğu söyleyerek baslamaliyim. Kız ile adamın arasındaki sevgi bazı kesimlerce eleştirilmiş. Çünkü kız aralarındaki bağı aşk diye niteliyor ama sevgiden ibaret sadece. Küçük bir kız çocuğu sonuçta ve hiç sevgi gormeden çok kötü bir ailede büyümüş. Adamda onu koruması altına alınca bu durumu aşk sanıyor. Ben aralarındaki bağı sevdim. Birlikte iş yapmalarını adamın kızı koruması her şey iyi oturmuş. İzlenir mi derseniz izlenir derim. Yine güzel bir son ile filmin finalini yapmışlar. Hüzünlü bir final ama baştan söyleyeyim. Aksiyon filmlerini seviyorsaniz finale doğru çok iyi sahneler vardı. İyi seyirler :))









Not:Resimler alintidir



Bana Adını Sor Film Yorumu



               Hepinize merhaba arkadaşlar. Bir önceki yazimda Bana Adını Sor filminin tanıtımını yapmıştım. Bu yazimda da filmle ilgili yorumlara yer vereceğim.



               Film kendi türünde oldukça başarılı. Konusu bakımından farklı ve sıradan değil. İzlerken de sıkılmıyorsunuz. Oyuncu kadrosu da gayet güçlü. Ben zaten Engin Hepileri'yi çok severim oldukça başarılı bir oyuncu. Özge Borak'ın da bu filmdeki rolünü çok sevdim. Bundan sonra paylasacaklarimi eğer filmi izlemediyseniz okumayiniz çünkü spoiler icermekte.



               Film Hakan(Engin Hepileri) ve Yasemin(Özge Borak) ın birlikte açtıkları restoran ve arkadaşlıklarını gösteren sahneler ile başlıyor. Bir giriş niteliğinde diyebiliriz.



Daha sonra Hakan Merve'yle tanışıyor aslında hayatını kurtarıyor. Annesi ve nişanlısıyla yolda yürüyen Merve ayakkabısının bağı cozuldugu için yolda durup ayakkabısını bağlamaya başlıyor. Tam o esnada arkadan bir araba Merve'ye doğru geliyor kornaya basıyor ama kızımız duymuyor ve esas oglan Hakancik kizimizi çekip kurtarıyor. Buraya kadar normal ve olabilitesi yüksek bir olay. Ancak kızı yakalayıp havada birbirlerini keserek döne döne yere dusmeleri biraz komik mi durmus sanki ne.




Ve tabi pembe kalper havada uçuşur aşık olurlar. Bu arada Hakan bir piyanisttir. Merve de nişanlısı ve annesiyle birlikte Hakan'ın piyano çaldığı restorana gelirler. Esas oglanimiz kızımız için vurur saza:))) Ancak bilmediği bir şey vardır kızımız sağırdır duymuyordur. Bunu daha sonra öğrenmiştik ama öğrenene kadar ben kızın sağır olduğunu anlamamıştım. Sonradan aaa demek ondan öyleymiş evetttt ondan boyleymis dediğim bir iki sahne oldu. Bu sahnelerden birisi arabanın kıza korna çaldığı ve kızın duymadığı sahne.


Restoran sahnesinde de Yasemin'in Hakan'ı izlemesi hostu. Ama Hakan da ne yazık ki Merve'yi kesiyordu o esnada. Yasemin için burada biraz uzulmustum. Çünkü Hakan'a piyano çalarken giysin diye üzerindeki smokini o almıştı. 




O akşamda restoranın açılışını kutlamak için Yasemin ve Hakan dışarı çıkacaklardır. Yasemin hazırlanır çok da güzel olur ama Hakan gitmiştir. Tahmin edin kime???? 
Yasemin'i yaşadığı hayal kırıklığı ve utanma duygusuyla gözyaşları doker. Yine Yasemin'e baya uzulmustum.







Bu tesadüfi karşılaşmalar sonucu Hakan ve Merve bulusmaya başlarlar. Hakan Merve'nin işitme engelli olduğu öğrenir. Merve'nin Hakan'a duymamanin nasıl birşey olduğunu elleriyle kulaklarını kapatarak gösterdigi sahne oldukça iyiydi. Sonrasında Hakan müziğin etkisiyle tozları uçurarak kıza duymayı göstermişti. Bu da anlamlı bir sahneydi efendim.



Merve'nin evleneceği gün Hakan Merve'yi kaçırır ve eve getirir. Yasemin de yavrum kiyamam Hakan'ın eve gelmesini pencerede bekler. Kapıyı bir umutla acar Hakan'i yalnız karşısında görünce sevinir ancak arkasında Merve belirir ve Yasemin büyük hayal kırıklığına uğrar.





Bu günün gecesi yağmurda Yasemin'in ağladığı sahne oldukça etkileyiciydi. Bunda arka fonda çalan müziğinde büyük etkisi olduğunu dusunuyorum. (Leman Sam -Gül güzeli) Yasemin için uzulmeyen yoktur herhalde.





Merve zengin bir ailenin kızı olduğundan Hakan da Merve'yi mutlu etmeye çalışır. Bütün parasıyla gezip tozarlar. Hakan artık işe gitmez ve bu durum restoranı olumsuz etkiler. Zamanla zarar etmeğe başlarlar ve restoran kapanma noktasına gelir. Bu esnada da Hakan'ın hastalığı yavaş yavaş kendini göstermeye başlar. Piyano çalarken elleri titrer ve artık çalamamaya başlar. Bir gün bayılır ve hastalık kendini göstermiş olur.






Hakan huntington hastasıdır. Bu hastalık ona annesinden genetik olarak geçmiştir. Hastalık zamanla etkisini göstermeye başlar. Konuşamama yürüyememe gibi belirtiler ilerleyerek devam eder. Başta Merve Hakan'ın yanındadır ama Hakan arada sırada unutmaya başlar. İnsan hafızası sondan başa doğru unuttuğu için hep Merve'yi unutur ve hatırlamaz. Bir gün Merve ilacını vermek için Hakan'ın yanına gelir ve o Merve'yi tanimaz. "Yasemin'i arıyorsanız icerdedir" der ve bu Merve için artık son nokta olur. Herşeyi bırakıp annesinin evine dönmeye karar verir. Yasemin Hakan için Merve'yi vazgeçirmeye çalışır ancak başaramaz. Hakan'in iyiligi icin onlari bir arada gormeye katlanmaya calisir bir nevi. Sevdiği adam için büyük fedakarlıklar yapmıyor mu sizce de?





Filmde bundan sonra çok etkileyici sahneler vardı. Engin Hepileri hastalığı ustalıkla canlandırmış. Ben oyunculuğunda hiçbir yapaylik görmedim. İnandırıcılık çok iyiydi. Bundan sonra Yasemin'le Hakan'ın aşkı başlıyor. Evleniyorlar. Hastalık nedeniyle Hakan'ın eli titriyordu da Yasemin ile (adını hatırlayamadım) kaşık kullanmayı bırakıp çorbayı kaseden icmislerdi. Bu sahne oldukça etkileyiciydi.




Daha sonrasında Yasemin Hakan için bir suru şey yapmaya devam etti hep yanında oldu onunla ilgilendi.




Bir de filmin en etkileyici ve kilit sahnesi var ki ondan bahsetmezsem olmaz. Hakan'ın Yasemin'den isteği eminim hepimizi çok üzmüştü. O sahne esnasında Hakan'ın annesiyle ilgili gerçeği de öğrenmiştik. Hakan istekte bulunurken "bana adını sor" demişti ve filmin adının geldiği kilit noktayı da öğrenmiş olduk. Cidden iyi dusunulmus ve güzel yerleştirilmişti. O sahnede de oldukça etkilenmistim.Bu arada Yasemin'in üzerindeki elbise dikkatinizi çekti mi bilmem ama Hakan'ın onu bırakıp Merve'nin yanına gittiğinde giydiği elbiseydi. Bu detay da gayet iyi olmuştu.








Filmin sonuyla ilgili foto paylaşmayacagim çünkü oldukça üzücü sahneler vardı. O sahnelerde etkilenmemek elde değil. İyi bir dram filmi bence amacina ulaşıp bizleri bir güzel ağlatmayi basariyorlar. Ben izlemeye değer olduğunu dusunuyorum. Filmle ilgili birkaç yerde olumsuz yorumlara rastladım. Olabilir herkes beğenmek zorunda değil. Ancak dram turunu seven birinin izleyip de begenmeyecegini dusunuyorum açıkçası. Çünkü konu bakımından oldukça farklı bence. Yer yer sasiriyosunuz beklenmedik şeyler çıkıyor karşınıza. Hanı bazi filmler vardır izlerken ne olacağını tahmin edersiniz ve o olur. Bu filmde tahmin edemiyorsunuz. Bir de sevdiginiz insani hasta olarak gorup hicbirsey yapamamani nasil bir duygu oldugunu biliyorsaniz etkilenmemeniz mumkun degil. Kıssadan hisse izleyin efendim. Şimdiden iyi seyirler